İçten yanmalı motorlara veda ettiğimiz bu süreçte, elektrikli otomobillerin sayısı günden güne artmakta.
2010’lu yıllarda başlayan bu değişim süreci aslında çok daha önce başlayabilirdi. Değişimin önderliğinde ise Tesla yerine General Motors‘u görebilirdik.
Kaliforniya eyaletinin çıkardığı yasa ile ortaya çıkan otomobil: GM EV1.
Her şey ABD’nin Kaliforniya eyaletinin 1990 yılında çıkardığı ‘Sıfır Emisyon Yasası’ ile başlıyor. Bu kanuna göre, 1998 yılına kadar otomobil üreticilerinin satışlarının yüzde 2’sini elektrikli otomobiller oluşturacaktı. Bu oran 2001 yılında yüzde 5’e, 2003’te ise yüzde 10’a yükseltilecekti.
Bu kararın alınmasının ardından birçok marka, elektrikli otomobil çalışmalarını hızlandırmaya başladı. General Motors’un (GM) ise hâlihazırda elektrikli otomobil konusunda ciddi çalışmaları bulunuyordu. Elektrikli otomobil yarışlarında ödüller almayı başaran marka, 1990 yılında tanıttığı Impact konseptiyle de bu konudaki ciddiyetini gösterecekti.
Yollarda Tesla yerine General Motors imzalı elektrikli araçlar görmemiz işten bile değildi.
1990 Los Angeles Otomobil Fuarı‘nda karşımıza çıkan Impact, GM’nin ilk elektrikli otomobilinin de altyapısını oluşturdu. Elektrikli otomobilini bir an önce piyasaya sunmak isteyen şirket, 1994 yılında aracın ilk gerçek zamanlı testlerine başladı.
Üretilen ilk 50 araç, daha önce anlaşılan bazı kişilere kısa süreliğine test etmeleri için teslim edildi. Test aşamasının tamamlanmasının ve üretilen ilk modellerin geri alınmasının ardından ise sıra seri üretime gelecekti.
1996 yılına geldiğimizde testlerini tamamlayan şirket, elektrikli otomobilini tarihinde ilk kez ‘General Motors‘ logosu ile piyasaya sürmeye karar verdi. GM EV1 olarak adlandırılan elektrikli otomobil, ortalama 100 kilometrelik menzile 6 saatlik şarj olma süresi sunuyordu. Saturn bayilerinde kiralama programı ile müşterilerin karşısına çıktı. Aracın belirlenen satış fiyatı ise 34 bin dolardı.
General Motors, ilk elektrikli otomobilini satmak yerine kiralamayı tercih etti.
Elektrikli otomobilin fiyatı yüksek olsa da GM’nin asıl hedefi araçları kiralamaktı. O yüzden bu durum da markayı rahatsız etmedi. Ancak ABD’li üretici ilk yıl sadece 288 araç kiralayabildi. Aracın düşük menzili, günlük kullanım için oldukça yeterli görünse ve elektrikli otomobiller merak uyandırmış olsa da çoğu kişi bu modelden uzak durmayı tercih etmiş gibi görünüyordu.
Elektrikli otomobilini çeşitli reklam kampanyaları ile ayakta tutmak isteyen GM, bir yandan da aracını geliştirmeye devam etti ve 1999 yılında EV1 Gen 2 karşımıza çıktı. Yenilenen modelde kurşun-asit batarya, yerini nikel-metal-hidrit bataryaya bırakmıştı. Bu yeni batarya, benzer şarj süresine rağmen yaklaşık iki kat menzil sunuyordu. Bu da elektrikli otomobilin en büyük sorununun çözülebileceğini gösteriyordu.
İkinci nesil ile birlikte artan menzil de GM EV1’in ömrünü uzatamadı.
GM EV1, yenilenen versiyonu ile ümit vadetmiş olsa da birinci neslin şarj kablosunda yaşanan sorun, 450 adet aracın geri çağırılmasına neden oldu. Aracın şarj olma konusunda yaşadığı ısınma sorunu bir yangına ve bir aracın tahrip olmasına neden olmuştu. Tüm bu olaylar ikinci nesil araçta yaşanmamış olsa da elektrikli araçlara olan güveni bir kez daha sarsmış oldu.
2002 yılına gelindiğinde sadece 1.117 adet GM EV1 üretilmişti. 7 Şubat 2002 tarihinde ise GM İleri Teknolojili Araçlar Marka Müdürü Ken Stewart, kullanıcılara GM’nin arabaları trafikten çekeceğini bildirdi.
Buna ek olarak Kaliforniya eyaletinin gerektirdiği minimum 15 yıllık parça tedariki ve servis altyapısının sürdürülmesinin maliyetinin de karşılanamayacağını söyleyen şirket, araçların hepsinin toplatılmasına karar verdi. 2003 yılının sonlarında ise General Motors, EV1 programını resmî olarak iptal etti.
Elektrikli otomobillerin öncüsü olması beklenen GM EV1’in sonu hurdalıkta bitti.
Otomobillerin çoğunu toplatan General Motors, müzelere ve üniversitelere bağışladığı bazı araçları ise kurumlara bırakma kararı aldı. Üniversitelere bağışlanan bazı GM EV1 modellerinin hâlâ kullanıldığı bildiriliyor. Ancak alüminyum gövdeye sahip bu iki kişilik elektrikli otomobil, maalesef geniş bir kullanıcı kitlesine ulaşamadan yollara veda etmiş oldu.
Büyük bir yatırıma rağmen GM’nin, elektrikli otomobilinden bu kadar çabuk vazgeçmiş olması bazı teorileri ise beraberinde getiriyor. Hatta bu konu ile ilgili bir belgesel bile çekilmiş durumda. Belgeseli kaynak kısmından ‘watchdocumantaries’ kısmında bulabilirsiniz.
Petrol baronları, General Motors’un elektrikli aracının önünü mü kesti?
GM EV1‘in hikâyesinin anlatıldığı belgeselde olduğu gibi elektrikli otomobilin gelişme süreci, petrol piyasasını elinde bulunduran kişiler tarafından baltalanmış olabilir. Sonuçta, elektrikle çalışan arabaların yaygınlaşmasının bu kişileri büyük zarara uğratacağı bir gerçek.
Ayrıca elektrikli otomobilin başarılı olması durumunda yedek parça sağlayıcılarının da önemli bir kayba uğrayacağı da ifade ediliyor. Bu baskılara dayanamayan Kaliforniya eyaleti tarafından Sıfır Emisyon Yasası‘nın 2018 yılına ertelenmesi de elektrikli otomobillerin gecikmesine neden olduğunu söyleyebiliriz.
2010’lu yıllarda gelişmeye başlayan elektrikli otomobillerin geldiği noktayı hepimiz görüyoruz. GM EV1’in üretiminin devam etmesi ve diğer markaların da General Motors‘u takip etmesi durumunda günümüzde çok daha iyi elektrikli otomobillere biniyor olabilirdik. Peki siz GM EV1 ve bugünkü elektrikli otomobiller hakkında ne düşünüyorsunuz?
Elektrikli araçlar hakkındaki diğer içeriklerimiz: